KİTAP OKUMA SÜRECİM VE KİTAP YORUMU: KAFES (JOSH MALERMAN, İTHAKİ)

KAFES (JOSH MALERMAN, İTHAKİ YAYINLARI)
Önceki yayınımı okuyanlar bilir (burada), bu kitap, benim yıllar sonra aldığım ilk kitap. Gözünüzde hiç kitap okumayan bir insan olarak yansımak istemem, kitap okumayı çok severim! Şimdiye kadar çok da kitap okumuşumdur. Ancak, 2011 senesinde kronik migrenim başladığından beri düzenli kitap okuyamıyorum. Tüm göz yorgunluğumu iş yerinde bakmak zorunda olduğum bilgisayar dolduruyor. Bu süreç sonrası okuduğum kitap azalsa da bitmedi tabi ki, ama her kitabı okuyamadım. Dan Brown’ları hiç kaçırmadım mesela, Olasılıksız, Aklından Bir Sayı Tut (Ben pek sevemedim ama), Çember Serisi… Tarzımı anlamışsınızdır, bu kitapları yavaş da olsa okudum bitirdim. Ta ki hamilelik sürecime kadar…
Hamilelik sürecimde kronik migrenim “sürekli migren”e dönüştü ve tam 6,5 ay gece gündüz beynimde zonklayan bir nabızla yaşadım… Kafam zonklayan tarafa bastırılmak üzere yastıkta, alnımda soğuk bantlar, yine ağrıyan tarafta buz aküleri… Gözümde yaş… Evet 6,5 ay işe gidebildiğim zamanlar dışında böyleydi. İşe gittiğim zamanlarda da zar zor bakabildiğim ekranla savaş verdim. Hiçbir şey yapamadım. Neyse, sizi sıkmayayım, hamilelik süreci başlı başına bir yayın zaten :) İyi haber, -geçmedi ama- doğum sonrasında bu kadar sık migren yaşamadım. Sonrasında da okumama ufaklığım izin vermedi :) Sayılı vakitlerde yaşamsal fonksiyonlarımı yerine getirmeye çalıştım sadece…

Gelelim Kafes’e. Bu uzun ve yorgun sürecimden sonra bu kitap sizler sayesinde gözüme ilişmeye başladı. Asıl aklıma sokan yayın da sevgili ruh ikizimin (KoreFenomeni) yayınıydı. Normalde kitap yorumu yapmadığı bloğunda bu kitaba yer vermişti ve çok beğendiğini anlatıyordu. Kitap yorumunu okuduğumda “evet bu benim tarzım bir kitap” dedim. Sonra, sevgili arkadaşım Kitapçı Annem de bu kararımı destekledi “evet, bu kitabı okumalısın…”. Derken kendimi kitabı satın almış buldum! Sadece bunu değil, yine çok sevgili cici blogger Riv’in tanıttığı “Hayalevi Kralları Serisi”nin ilk kitabı da alındı! Onun yorumu da çok beğenildi çünkü (Onun da birinci kitabı bitti, yorumlayacağım).
Hala Kafes’e gelememişim. Ne uzun yazmışım baktım da. En uzun yayınım olabilir bu sanki? Tamam şimdi söz geliyorum!

Kitap elime ulaştı, hem de imzalı! Evet, kıskandırmak gibi olmasın benim kitabım imzalı. 
İMZALI KAFES :)
Gece ufaklığı nöbetleşe uyutmaya çalışma seanslarında sırayı devrederken koşa koşa elime alıp devir teslime kadar yarım sayfa okumayla başladım kitaba. Baktım bir anne ve çocuklar var.
- Burası minicik spoiler olabilir- Hemen Kitapçı Annem’e mesaj attım: “Bu çocuklara bir şey olmuyor değil mi? Lütfen olmuyor de”. O da dedi ki “Rahat ol, oku!”.
Sonra o yarım sayfalar yerini 10-20 sayfalara bıraktı ve kitap adeta aktı elimde. Nasıl özlemişim okumayı. O yayınımda da yazmıştım, benden ses çıkmazsa bilin ki okuyorum :) Evet o süreçte blog süremden çalmış olabilirim! Ama enfes bir kitaptı. Tam benim tarzım diyebilirim. Listede ilk sıralara çıkardım. 

Kitap şöyle başlıyor: Çocukları odalarında uyuyan bir anne, her tarafı kapatılmış karanlık bir evde düşüncelerle boğuşuyor… Dışarıyı görmeyeli yıllar olmuş. Çocuklarsa hiç görmemiş… Onları buradan götürmeli mi? Nereye? Gözleri kapalı ne kadar gidebilirler, nereye gidebilirler?

Dışarıda bir şey var, veya şeyler… Ne olduğu, ne kadar olduğu bilinmiyor. Tek bilinen, gözlerini açarsan öleceğin! Hem de öldürülmeden… Bunu sen isteyerek yapacaksın. Her ne görüyorsan delirecek ve kendini öldüreceksin! Dışarıda ne var? Gözlerini açmamalısın! Dışarıya bakmamalısın!


SAKIN GÖZLERİNİ AÇMA!
Bu evde yaşayalı yıllar olmuş. Görmeden yaşayabileli... Çocuklar da öyle yetiştirilmiş. Gözleri kapalıyken her şeyi yapabilmek için. Peki çocukların geleceği ne olmalı? Bu hayattan nasıl kurtulmalı?

Kitapta bu düşüncelerin eyleme dönüşen devamını okuyacaksınız ama büyük bir merakla. Bu olayın başladığı ana döneceğiz, Malorie’nin kız kardeşiyle birlikte yaşadığı o evde, bu olaylar başlarken neler oluyordu… Sonra tekrar 'anne Malorie'nin kararlarını sorgulayacağız… Sonra tekrar eskiye. Kitapta bu şekilde zaman geçişlerinden oluşan küçük bölümler mevcut. Fakat korkmayın geçişlerde kopmuyorsunuz. Bu geçişler çok başarılı olmuş, neredeydim, sen kimdin, neler olmuştu diye zihninizi yormuyor ve akıcı bir üslupla bir o ana bir diğer ana geçiyorsunuz. Geçtikçe de sayfaları daha hızlı çeviriyorsunuz.
Kitap dili de akıcı olunca nasıl bittiğini anlamayacaksınız. Merakınız sürekli ayakta duruyor.
Sonunda bile…
Sanırım kitabın devamı gelecek, dört gözle bekliyorum!

Gizem, heyecan, gerilim, hayal gücü istiyorsanız kaçırmayın diyorum! Kitabı çoğunuz okudunuz biliyorum, ama okumadıysanız mutlaka okumalısınız…

Yıllar sonra bu kitapla başladığım için mutluyum, şanslıyım.
Dostlarıma da tavsiyeleri için teşekkür ediyorum!

Keyifli okumalar :)
KİTAP OKUMA SÜRECİM VE KİTAP YORUMU: KAFES (JOSH MALERMAN, İTHAKİ) KİTAP OKUMA SÜRECİM VE KİTAP YORUMU: KAFES (JOSH MALERMAN, İTHAKİ) Reviewed by Unknown on Nisan 20, 2016 Rating: 5

Hiç yorum yok

Business

Latest in Sports

ba